EL OLAN; ELLER
Sevdiklerimizin bedenlerini- ruhlarını- en çok ellerini ezberliyoruz. Hemde bunun için özel bir çaba sarf etmeden. Ellerimiz ezberliyor ellerini.. Orada birleşiyor ruhlarımız, orada tamamlanıyoruz. Su içiyoruz elinden, elleri okşuyor başımızı... Elleri dokunuyor en ihtiyacımız olduğunda omzumuza.. O eller ısıtıyor ellerimizi. O eller sarıp sarmalıyor bizi. O eller çekip çıkarıyor bizi kendi karanlığımızdan.. Yeri geliyor kendimizden.. Ellerini, ellerimizde biraz daha tutmak için tüm çabamız. O eller uzaklaşınca, bu eksikliğimiz.. Onun parmakları değil, başkasının parmaklarında ise.
Onun sıcaklığı yok o ellerde. Çok yabancı.. Çok uzak o dokunduğun yabancı el, senin gibi değil. Ait değil sana o parmaklar, sana göre değil. Senin ellerine göre değil. Bu yüzden irkiliyorsun dokununca sana. Bu yüzden inanmıyorsun sırtına dokunduğunda, acılarının dineceğine. Onun ellerini arıyor omzun. Bir adım daha atabilmek için, hadi yaparsın diyen,dayan diyen onun elleri değil. Dokunduğun o eller soğuk, ısıtamaz seni. Sen ısıtamazsın o elleri. Misafirsin o parmakların arasında, çünkü sen başka parmakların arasına mahkumsun...
Yorumlar
Yorum Gönder